Dana eti, domuz eti, kuzu eti ya da koyun eti gibi kırmızı et konusunda hepimizin duyduğu “Sağlığa zararlı! Sağlığınız için çok faydalı! Kırmızı et öldürür!” gibi duyduğumuz pek çok yorum vardır. Peki neye inanmalıyız? İster fanatik bir kırmızı et tüketicisi ya da uzun süredir vejeteryan olun, belki de hala öğrenmeniz gereken birkaç şey vardır. Şimdi kırmızı etin faydaları ve zararlarına daha yakından bakalım.
Kırmızı Etin Faydaları ve Zararları
8 maddede kırmızı etin zararları ve faydaları üzerinden hızlıca geçelim;
1. Faydası: Enerji Seviyesini Yükseltir
Kırmızı etin faydaları arasında ilk sırayı harika bir demir kaynağı olması alır. Demir, kırmızı kan hücrelerinde bulunan oksijen taşıyıcı bir protein olan hemoglobinin üretilmesi için gerekli bir maddedir. Vücutta yeterli demir olmazsa bu süreç yavaşlamaktadır. Bu kişinin enerji seviyesini dengede tutabilmesi için demirin hayati bir önem taşıdığını göstermektedir. Demir eksikliği yaşayanlarda enerji düşüşü, nefes darlığı ve baş ağrısı bulunması oldukça muhtemeldir.
6 Maddede Demir Eksikliğiniz Olduğunu Gösteren Tuhaf Belirtiler
2. Zararı: Belirli Kanser Çeşitlerine Yakalanma Riskini Artırabilir
Kırmızı et uzun süredir kanserin oluşmasına muhtemel bir katkı sağlayıcı olarak görülmüştür. Özellikle, kırmızı et ile kalın bağırsak kanseri arasında bir bağlantı bulunmaktadır. Araştırmalar göstermiştir ki, kırmızı ve işlenmiş et tüketimi kişinin kalın bağırsak kanserine yakalanma riskini %20 – %30′ a kadar artırmaktadır. İlginçtir ki, kalın bağırsak kanseri vakalarının yarıdan fazlası, kırmızı et tüketiminin çok olduğu gelişmiş ülkelerde görülmüştür ki kırmızı etin zararları arasında en tehlikeli olanlardan biridir. Tesadüf olabilir mi?
Buna ek olarak, kırmızı et ayrıca pankreas, göğüs ve prostat kanseriyle de bağlantılıdır. Bu size et tüketiminizi sınırlandırmanız anlamında yeterli nedenleri verecektir.
3. Faydası: Bağışıklık Sistemini Kuvvetlendirmeye Yardımcı Olur
Sağlıklı bir bağışıklık sistemi, sağlıklı bir yaşam tarzı için, özellikle soğuk havalarda ve grip sezonlarında hayati bir önem taşımaktadır. Bağışıklık sisteminin mümkün olduğunca iyi çalıştığından emin olmanın bir yolu da yeterince çinko aldığınızdan emin olmaktır. Kırmızı etin faydalarını görebilmek için ortalama 100 gram kadar kırmızı et tüketmek, günlük almanız gereken çinko miktarının %34’ünü karşılamaktadır. Bunun yanında, tahıllar gibi diğer besinlerden de çinko ihtiyacınızı karşılayabilirsiniz. Ayrıca kırmızı et ve domuz eti içerdiği aminoasitler sayesinde küçük kas yırtılmalarının onarılmasını kolaylaştırmaktadırlar.
4. Zararı: Diyabete Sebep Olabilir
Kırmızı etin vücudunuzda sağlıksız etkileri de olabilir. Çok fazla kırmızı et tüketmek tip 2 diyabete yol açabilir. Harvard School of Public Health ‘te yapılan bir araştırmaya göre haftada 3,5 porsiyon kırmızı et tüketenlerin diyabet hastalığına yakalanma riskleri %50 oranında artmaktadır.
5. Faydası: Metabolizmanın İyi Çalışmasına Yardımcı Olur
6. Zararı: Kalp Hastalıklarına ve İnmeye Neden Olabilir
Kırmızı et yiyeceklerden aldığınız kolesterol ve doymuş yağ miktarını artırır. Sadece kalp hastalığı ve inme riskinizi artırmaz, kilo almanıza sebep olur ki bu da yüksek kan basıncına ve kardiyovasküler hastalıklara sebep olabilir.
7. Faydası: Beynin Daha Sağlıklı Olmasını Sağlar
Herkes mümkün olduğu kadar keskin bir hafızaya sahip olmak ister. Bunu yapmanın bir yolu da günlük aldığınız omega-3 yağ asidi miktarını artırmaktır. Kırmızı ette’de bulunan omega-3 yağ asidi bu konuda yardımcı olacaktır.
9 Maddede Beyni Besleyen Doğal Gıdalar
8. Zararı: Erken Ölümlerle Bağlantılıdır
Çok çeşitli faktörler erken ölüme yol açabilmektedir. Harvard Üniversitesi’ndeki bir ekip tarafından yapılan geniş çaplı bir araştırmada kırmızı et tüketimi ve erken ölüm sebepleri arasında bir bağlantı olduğu bulunmuştur. Genç yaşta ölümlere ek olarak, çok kırmızı et tüketenler genellikle kalp-damar hastalıkları ve kanser sebebiyle hayatlarını kaybetmişlerdir. Bu çalışma et tüketimi ve ölümler arasındaki bağlantıyı göstermekle beraber, bu gruplarda kilolu olanlar, az egzersiz yapanlar, sigara içenler ve fazla alkol tüketenler gibi diğer faktörler de göz önünde bulundurulmuştur.
Kırmızı et: Zararları, Faydaları – Objektif bir bakış
Kırmızı et nedir?
Kırmızı et, çiğ olduğunda normalde kırmızı renkte olan ve memelilerden elde edilen ettir.
Beslenme tarihinde en çok tartışmalara konu olan gıdalardan biridir.
Her ne kadar insanlar yüzyıllar boyunca kırmızı et tüketiyor da olsalar, birçok insan kırmızı etin zararlı olduğuna inanıyor.
Aşağıda kırmızı etin sağlık üzerindeki etkileri hakkındaki elde edilen kanıtların gözden geçirilmesi yer almaktadır.
Günümüzde tükettiğimiz etler eskiden tüketilen etlerden farklı
İnsanlar evrimleri boyunca et yemişlerdir ve eti işlemek için iyi donanımlı bir sindirim sistemlerine sahiptirler.
Masai gibi geleneksel topluluklar, ortalama bir Batılıdan çok daha fazla kırmızı et yemişlerdir, ancak sağlıkları da mükemmel kalmıştır.
Ancak, bugün tüketilen etler geçmişte yenilen etlerden farklıdır. O günlerde, hayvanlar serbest dolaşıyorlar, çimen, böcek ya da onlar için doğal olan diğer yiyecekleri yiyorlardı.
10,000 yıl önce bir tarlada vahşi bir ineği gözünüzde resmedin. Serbestçe etrafta dolaşıyor, çimen ve çeşitli yenilebilen bitkilerle besleniyor.
Bu hayvandan elde edilen et, bir fabrikada doğan ve büyüyen, tahıl bazlı beslenen ve belirli büyüme-uyarıcı hormonlar ve antibiyotikler alarak yetişen hayvanlardan elde edilen etten farklıdır.
Günümüzde bazı et ürünleri, hayvan kesildikten sonra yüksek oranda işlemden geçerek tüketime sunulmaktadır. Bu etler tütsülenmiş, kurutulmuş ve daha sonra nitratlar, koruyucular ve çeşitli kimyasallarla işlenmiştir.
Bu nedenle, farklı et türleri arasında ayrımı yapmak çok önemlidir:
- İşlenmiş et nedir: Bu ürünler genellikle geleneksel olarak yetiştirilmiş ineklerden elde edilir, daha sonra çeşitli işleme yöntemlerinden geçer. Örnek; sosis, domuz pastırması.
- Geleneksel kırmızı et: Geleneksel kırmızı etler oldukça işlenmemiş olsa da, inekler genellikle fabrikalarda yetiştirilmektedir. Çiğ olduğunda kırmızı olan etler kırmızı et olarak tanımlanır. Bu etler; kuzu, sığır eti, domuz eti ve diğer bazı etlerdir.
- Beyaz et: Pişirildiğinde beyaz olan etler beyaz et olarak tanımlanır. Bu etler; tavuk ve hindi gibi kümes hayvanlarından elde edilen etlerdir.
- Merada, çayırda otla beslenmiş, organik et: Bu et, doğal olarak ilaç ve hormon olmadan organik olarak beslenen ve yetiştirilen hayvanlardan gelir. Ayrıca herhangi bir yapay kimyasal içermezler.
Etin sağlığa olan faydalarını ve etkilerini incelerken, tüm etlerin eşit şartlarda üretilmediğini fark etmek önemlidir.
Kırmızı etle ilgili, özellikle ABD’de yapılan birçok araştırmada, öncelikle tahıl bazlı yemlerle beslenen ve fabrika çiftliği hayvanlarından elde edilen etler incelemektedir.
Sonuç olarak: Farklı et türleri arasında bir ayrım yapmak önemlidir. Örneğin, çimle serbestçe dolaşarak beslenen ve organik olan et, fabrikada yetiştirilen, işlenmiş etlerden besinsel olarak farklıdır.
Kırmızı Et Besin Değerleri Nedir (100 gram)
Kırmızı etin faydaları oldukça fazladır ve yiyebileceğiniz en besleyici gıdalardan biridir.
Sağlık üzerinde önemli etkiler yaratabilecek vitaminler, mineraller, antioksidanlar ve diğer çeşitli besinlerle doludur.
100 gram kırmızı et (% 10 yağ oranlı çiğ kıyma olarak) şu besin değerlerine sahiptir;
- Demir: Tavsiye edilen günlük alınması gereken miktarın % 12’si (bu, bitkilerden elde edilen demirden çok daha iyi emilen yüksek kaliteli demirdir)
- B12 vitamini (kobalamin): Tavsiye edilen günlük alınması gereken miktarın % 37’si (bu vitamin bitki besinlerinden elde edilemez)
- B3 vitamini (niasin): Tavsiye edilen günlük alınması gereken miktarın % 25’i
- B6 vitamini (piridoksin): Tavsiye edilen günlük alınması gereken miktarın % 18’i
- Çinko: Tavsiye edilen günlük alınması gereken miktarın % 32’si
- Selenyum: Tavsiye edilen günlük alınması gereken miktarın % 24’ü
- Çok sayıda diğer birçok vitamin ve minerallerden daha küçük miktarlarda
Kırmızı et protein değeri
100 gram kıyma, 176 kaloridir, 20 gram kaliteli hayvansal protein miktarı ve 10 gram yağ içerir.
Kırmızı et ayrıca, kreatin ve karnosin gibi önemli besin maddeleri açısından zengindir. Et yemeyen insanlar, kas ve beyni etkileyen protein ve bu besin maddeleri açısından yetersizlik yaşarlar.
Çayırda otla beslenen hayvanlardan elde edilen sığır eti, tahılla beslenenlere göre, kalp dostu omega 3, CLA yağ asidi ve yüksek oranda vitaminler gibi çok daha fazla besleyici maddeler içerirler.
Sonuç olarak: Kırmızı et, özellikle doğal olarak beslenen ve yetiştirilen hayvanlardan geliyorsa, çok besleyicidir. Protein, demir, B12, çinko, kreatin ve diğer çeşitli besinler açısından çok zengindir..
Kalp Hastalığı, Diyabet ve Ölüm
Kırmızı etin faydaları ve sağlık üzerindeki etkileri iyi araştırılmış bir konudur.
Bununla birlikte, bu çalışmaların çoğu belirli ilişkileri tespit etmek için tasarlanan ancak neden sonuç ilişkisini kanıtlayamayan sözde gözlemsel çalışmalardır.
Birçok gözlemsel çalışma, kırmızı etin kardiyovasküler hastalık, kanser ve ölüm riski ile ilişkili olduğunu göstermektedir.
Yine de, tüm kırmızı etler sağlık üzerinde aynı etkilere sahip değildir.
1,218,380 kişinin dahil olduğu 20 araştırmanın incelenmesi ile yapılan büyük bir gözlemde, işlenmiş etin kalp hastalığı ve diyabet riskinin artması ile ilişkili olduğu bulunmuştur. Bununla beraber, işlenmemiş kırmızı et için herhangi bir ilişki bulunamamıştır.
Yine, 448.568 kişinin dahil olduğu dev bir gözlemsel araştırmada, işlenmiş etin ölüm riskini artırdığı ve işlenmemiş kırmızı etin hiçbir etki göstermediği gözlemlenmiştir.
Kalp hastalığı, diyabet ve ölüm riskinin artması söz konusu olduğunda, işlenmiş ve işlenmemiş et arasında ayrım yapmak hayati önem taşımaktadır çünkü ikisi de çok farklı etkilere sahip olabilmektedirler.
Yapılan gözlemsel çalışmalar, işlenmiş kırmızı etin (işlenmemiş kırmızı etin değil) erken ölüm riski ve birçok hastalık ile ilişkili olduğu konusunda hemfikirdir .
Fakat yine de, bu çalışmaların sınırlamaları olduğunu akılda tutmak gerekir. Gözlemsel çalışmalardan güçlü ve kesin sonuçlar çıkarmak imkansızdır.
Sebep ve sonuç elde etmenin tek yolu, randomize kontrollü çalışmaların yapılmasıdır.
Sonuç olarak: Bazı gözlemsel çalışmalar, et tüketimi ile diyabet, kalp hastalığı ve ölüm arasında bir bağlantı olduğunu göstermektedir. Diğer çalışmalar bunun işlenmemiş kırmızı et için geçerli olmadığını sadece işlenmiş etler için geçerli olduğunu göstermektedir.
Kırmızı Et Kanser Riskinizi Artırır mı?
Birçok gözlemsel çalışma kırmızı et tüketiminin kanser riskinin artışı ile ilişkili olduğunu göstermektedir.
Kırmızı etin en çok neden olduğu düşünülen kanser türü, dünyada en yaygın dördüncü kanser olan kalın bağırsak kanserdir.
Bu çalışmalarda sürekli tekrarlanan problem, işlenmiş et ve işlenmemiş kırmızı etleri bir arada incelemeleridir.
Araştırmacıların birçok çalışmadan elde ettikleri verileri analiz ettiği meta analizler, kalın bağırsak kanseri riskinin artışının çok düşük olduğunu göstermektedir. Bir meta-analiz, erkekler için zayıf bir etki bulmuş, ancak kadınlar için herhangi bir etki bulamamıştır.
Diğer çalışmalar, etin kendisinin değil, et pişirildiğinde ortaya çıkan zararlı bileşiklerin riskin artmasına katkıda bulunduğunu göstermektedir.
Bu nedenle, pişirme yöntemi, etin faydalarının ve sağlık üzerindeki etkilerinin önemli bir belirleyicisi olabilir.
Sonuç olarak: Bazı gözlemsel çalışmalar, kırmızı et tüketenlerde kanser riskinin daha yüksek olduğunu göstermektedir, ancak kanıtları bir bütün olarak gösteren daha büyük incelemeler bu etkinin zayıf ve tutarsız olduğunu göstermektedir.
Korelasyon (karşılıklı ilişki), neden sonuç ilişkisine eşit değildir.
Yakından baktığınızda, kırmızı etin zararlı olduğunu kanıtladığı iddia edilen tüm çalışmalar gözlemsel çalışmalardır.
Bu tür çalışmalar sadece korelasyon gösterebilir ya da iki değişken ilişkilendirilir.
Çok fazla kırmızı et yiyen bireylerin hastalanma olasılığının daha yüksek olduğunu söyleyebilirler ancak buna kırmızı etin neden olduğunu ispatlayamazlar.
Bu tür çalışmalarla ilgili temel sorunlardan biri, bu çalışmaların çeşitli karışıklık yaratan faktörler tarafından bozulmuş olmalarıdır.
Örneğin, kırmızı et yiyen kişiler sağlık açısından daha az bilinçlidirler ve sigara içmeye, aşırı tüketmeye, daha fazla şeker yemeye, daha az egzersiz yapmaya meyillidirler.
Sağlık bilinci olan insanlar, bu bilince sahip olmayan insanlardan çok farklı davranırlar ve bu faktörlerin hepsini düzeltmek imkansızdır.
Gözlemsel çalışmalar ile ilgili bir başka problem, genellikle insanların geçmişte ne yediklerini ne sıklıkta yediklerini hatırlamaları beklenen gıda anketlerine dayanmalarıdır.
Sağlık kararlarını sadece gözlemsel çalışmalara dayanarak yapmak her zaman kötü bir fikirdir. Tarihte, tam tersi etkiyi göstererek sonuçlanan randomize kontrollü çalışmaların birçok örneği vardır.
Örneğin, Nurses’ Health Study’ ye göre östrojen replasman tedavisinin kadınlarda kalp hastalığını azaltmaya yardımcı olduğunu gösterdi. Daha sonrasında, randomize kontrollü bir çalışma, bunun aslında riski artırdığını ortaya çıkarmıştır.
Sonuç olarak: Gözlemsel çalışmalar neden ve sonuç ilişkisini belirlemek için kullanılamaz. Bu tür çalışmalarda birçok yanıltıcı faktör vardır ve yapılan daha yüksek kalitede çalışmalar bazen tam tersi etkiyi gösterir.
Kırmızı etin faydaları zararları ile ilgili bazı randomize kontrollü denemelere bir bakış
Randomize kontrollü çalışmalar bilimin altın standardıdır.
Bu çalışmalarda insanlar gruplara ayrılmıştır. Örneğin, bir grup diyet A şeklinde beslenirken, diğer grup diyet B şeklinde besleniyor.
Daha sonra araştırmacılar insanları takip altında tutarlar ve hangi beslenme şeklinin hangi belirli sonuçlara yol açma olasılığının daha yüksek olduğunu görürler.
Birçok randomize kontrollü çalışmalar kırmızı etin doğrudan sağlık üzerindeki etkilerini incelemiştir.
Yapılan birkaç araştırmada, kırmızı etin kalp hastalığı için oluşturduğu risk faktörleri üzerindeki etkileri araştırılmıştır.
Kontrollü çalışmaların gözden geçirilmesinde yapılan bir değerlendirmede, günlük olarak yarım porsiyon ya da daha fazla kırmızı et yemenin kan lipidleri ve kan basıncı gibi kalp hastalığı risk faktörlerini olumsuz etkilemediği sonucuna varılmıştır.
Başka bir gözden geçirme çalışmasında, yağsız, işlenmemiş sığır etlerinin insanların kan lipidlerini, kümes hayvanlarıyla veya balık etiyle karşılaştırıldığında, olumsuz etkilemediğini göstermiştir.
Kırmızı etin faydaları arasında zengin bir protein kaynağı olması da vardır ki, kırmızı et kuvvet egzersizleri yapan kişilerde kas gelişimine kas kütlesi artışına fayda sağlamaktadır.
Yetişkin kadınlar üzerinde yapılan bir araştırmada, dört ay boyunca haftanın altı günü 160 gram kırmızı et yemenin, makarna veya pirinçle karşılaştırıldığında, dayanıklılık antrenmanından elde edilen kas büyümesini artırdığını göstermiştir.
Kırmızı et ayrıca, iltihaba neden olan IL-6 işaretleyicilerinin seviyelerini de azaltmaktadır.
Tüm bu çalışmaların yağsız kırmızı etler üzerinde yapıldığını ve bu etlerin incelendiğini unutmayın. Bugüne kadar, hiçbir çalışma, yüksek yağ oranlı kırmızı etin sağlık üzerindeki etkilerini incelememiştir.
Bununla birlikte, yüksek yağ oranlı diyetleri düşük yağ oranlı diyetlerle karşılaştıran birçok araştırma yapılmıştır.
Bu çalışmalarda doymuş yağın azaltılması için öncelikli hedef belirlenmiştir, bu da bu diyetleri uygulayan insanların, daha az kırmızı et ve daha az işlenmiş etleri tüketmesi gerekmektedir ki bu da yüksek doymuş yağ anlamına gelir.
The Women’s Health Initiative, 46.000’den fazla kadın üzerinde yapılan bir çalışmadır. Gruplardan biri standart batı diyeti yaparken diğer bir grup ise düşük yağlı bir diyet uygulamıştır.
7.5 yıllık bir süreden sonra gruplar arasında kilo açışından hemen hemen hiç fark (sadece 0.4 kg) ortaya çıkmamıştır. Kalp hastalığı veya kanser oranlarında da bir fark görülmemiştir.
Bir randomize kontrollü çalışmada, Atkins diyeti (kırmızı et tüketimi bakımından yüksek) ile Ornish diyeti (kırmızı et içermeyen düşük yağlı vejataryen diyeti) karşılaştırmıştır. Buna A’dan Z’ye kilo verme çalışması denmektedir.
Bir yıl sonra, Atkins diyeti grubundakiler daha fazla kilo vermişlerdir ve hastalıklar için en önemli risk faktörlerinin bazılarında daha iyi iyileşme oranları sağlamışlardır.
Diğer birçok araştırmada, düşük karbonhidratlı (kırmızı ette yüksek) ve düşük yağlı (kırmızı ette düşük) diyetleri karşılaştırmıştır. Bu çalışmalarda, düşük karbonhidratlı diyetler, sağlık üzerindeki etkilerine bakıldığında, daha iyi sonuçlar vermişlerdir.
Bu çalışmalar birlikte ele alındığında, işlenmemiş kırmızı etin sağlığı olumsuz etkilemediği ve hatta faydaları olabileceğini göstermektedir.
Bununla birlikte, kırmızı etin zararları arasında kalp hastalığı ve kanser gibi önemli hastalıklarla bağlantılı olup olmadığını test etmek için daha da fazla çalışma yapılmalıdır. Ayrıca kırmızı etin pişirme yöntemlerinin ve işlenme tekniklerinin sağlık üzerinde nasıl rol oynadığı ile ilgili de ekstra araştırmalar yapılmalıdır.
Sonuç olarak: Birçok randomize kontrollü denemeler göstermiştir ki, işlenmemiş kırmızı et tüketiminin sağlık açısından olumsuz etkileri yoktur. Hatta belirli şartlar altında kırmızı etin faydaları olabilmektedir.
Kırmızı Et Optimizasyonu
Yüksek sıcaklıkta pişirildiğinde kırmızı et zararlı bileşikler oluşturabilir.
Bu bileşikler, heterosiklik aminler (HA), polisiklik aromatik hidrokarbonlar (PAH) ve ilerlemiş glikasyon son ürünleri (AGE) dir.
Bu maddeler hayvanlarda kansere neden olabilir.
Eğer et gerçekten kanser riskini artırırsa, kanıtlanmamış bile olsa, bu bir neden olabilir.
Ancak bu sadece et için geçerli değildir, diğer gıdalar da aşırı derecede ısıtıldığında zararlı bileşenler oluşturabilir.
Etin, bu bahsedilen zararlı maddeleri oluşturmaması için bazı ipuçları.
- Izgara ve kızartma yapmak yerine güveç ve buharda pişirmek gibi daha hafif pişirme yöntemleri kullanın.
- Yüksek ısılarda pişirme işlemini en aza indirin ve etinizi asla bir aleve maruz bırakmayın.
- Yanmış ve / veya füme yiyecekler yemeyin. Etiniz yanmışsa yanmış-kararmış parçaları kesin.
- Eti sarımsak, kırmızı şarap, limon suyu veya zeytinyağında marine ederseniz, heterosiklik aminleri önemli ölçüde azaltabilirsiniz.
- Eti yüksek ısıda pişirmeniz gerekiyorsa, yanmasını önlemek için eti sık sık çevirdiğinizden emin olun.
Birçok insan kızarmış ve ızgara etin tadına bayılır. Ancak etin tadını çıkarmak ve potansiyel olarak zararlı sonuçlara yol açmadan tüm faydaları görmek istiyorsanız, daha hafif pişirme yöntemlerini kullanın ve yanmış etlerden uzak durun.
Sonuç olarak: Zararlı maddelerin oluşumunu önlemek için eti pişirirken daha yumuşak pişirme yöntemleri seçin ve etinizi yakmayın.
Sonuç
Geçmişe bakıp kırmızı etin zararları ile ilgili sansasyonel başlıkları incelediğinizde, kırmızı etin insanlarda hastalığa neden olduğunu gösteren güçlü bir kanıt olmadığının farkına varabilirsiniz.
Kırmızı et ve işlenmiş et arasındaki ayrıma dikkat etmeksizin yapılan sadece gözlemsel çalışmalar vardır.
Ayrıca, gıda alımı sıklığı anketlerine güvenilir ve sağlık bilinci gibi muğlak, karışıklığa neden olan faktörler hesaba katılmaz.
Gözlemsel çalışmalar ipuçları elde edilmesini sağlar ve teoriler oluşturmak için yararlıdırlar. Ancak bunları test edemezler.
İşlenmemiş ve tercihen serbest dolaşan ve otla beslenen hayvanlardan elde edilen kırmızı etleri tercih ettikten ve daha yumuşak pişirme yöntemleri kullandığınızdan ve etin yanmış / kömürleşmiş kısımlarında uzak durduğunuzdan emin olduğunuz sürece, muhtemelen endişelenecek bir durum ortaya çıkmayacaktır.
Doğru tercih edilen ve düzgün pişirilmiş kırmızı et, muhtemelen çok sağlıklıdır.
Kırmızı et son derece besleyicidir ve sağlıklı proteinler, sağlıklı yağlar, vitaminler ve mineraller ile doludur. Çok çeşitli besin maddeleri ile hem beynin hem de vücudun fonksiyonlarını desteklemektedir
Kırmızı etin faydaları ve zararları protein ve besin değerleri konusu ile bağlantılı ilginizi çekebilecek diğer paylaşımlar;
- Göz Vitaminleri ve Faydaları: Göze İyi Gelen Besinler ve Vitaminler
- Ereksiyona İyi Gelen Besinler | Sertleşme Sorununa Faydalı 14 Besin
- Mide Yanmasına İyi Gelen Besinler | Mide Yanması Neden Olur?
- Beyindeki Nörotransmitter Maddeleri Artıran Besinler