Herkes yaşamı boyunca esnek ve pürüzsüz bir cildi korumak istiyor fakat meşhur gençlik pınarını bulmayı gerçekleştirmek onu bulacağını söylemekten daha zordur. Bu yüzden umutsuzluğa düşmenize gerek yok. Cildinizin elastikiyetini çeşitli doğal yöntemlerle geliştirmek şaşırtıcı derecede basittir. Diyetinizdeki küçük değişiklikler ve uçucu yağların akıllı kullanımı cildinizi özendirecek şekilde yumuşak ve esnek bir şekilde bırakarak yaşlanma karşıtı faydaları artırabilir.
Diyet ‘’ Yapmanız Gerekenler ‘’
Cildinizin esnekliği iki temel faktör tarafından belirlenir; kolajen ve elastin. Doğal yaşlanma süreçleri ve çevresel faktörlerin neden olduğu hasarlar esneklik kaybının ardındaki birincil sorumlulardır. Kızartılmış yiyecekler, sigara dumanı ve güneş hasarı soruna katkıda bulunabilirler ancak antioksidanlar vücudunuzun bu tür çevresel faktörlerle savaşmasına yardımcı olur.
- havuç
- domates
- kayısı
- karpuz
- tatlı patates
gibi A vitamini bakımından zengin gıdalar tüketmeye özen gösterin. Bunların hepsi erken yaşlanma ve hastalık riskini arttırabilen rahatsız edici maddeler olan serbest radikalleri engellemeye yardımcı olan beta karoten içeren besinlerdir.
Uçucu Yağlar
Diyetinizi, güneş ve sigara alışkanlıklarınızı kontrol altında tutmanın ötesinde cildin elastikiyetini artıran papatya yağı veya neroli uçucu yağlarını içeren temizleyici ve kremleri kullanmaya bakın. Papatya, kırık kılcal damarları yumuşatmaya yardımcı olur böylece cildin elastikiyetini artırır. Neroli ise hücre rejenerasyonunda yardımcı olur ve buna ek olarak varisli damarların görünümünü ve yara izini azaltır.
Egzersiz cildin elastikiyetini nasıl artırabilir?
Hepimiz biliyoruz ki egzersiz kalbimiz, belimiz ve zihinsel sağlığımız için iyidir ancak aktif olmak için başka bir neden de düzenli egzersizin cildinizin daha uzun süre genç görünmesine yardımcı olabileceğidir. Sağlıklı ve dirençli tutmak için dolaşımınızı artırmaya, cilt hücrelerine daha fazla kan ve oksijen pompalamaya yardımcı olur.
Cildin elastikiyetini ne etkiler?
Cilt sıkılığından sorumlu bir protein olan kolajeni vücudunuz yüzde 1 daha az üretir ve 20 yaşından sonra her yıl daha az üretir böylece cildiniz yaşlandıkça incelir. Ter ve yağ bezi fonksiyonu da yaşlandıkça düşer böylece daha az elastin lifleri üretilir ve cilt elastikiyetini kaybeder.
Kadın seks hormonu östrojen de cildinizi sıkı ve esnek tutmak için önemli bir rol oynar. Bir kadının menopozundan sonra östrojen seviyeleri hızla düşer ve bu birçok kadının kırışıklıklar, kuruluk ve daha az esneklik gibi yaşlanma belirtileri fark etmeye başladığı zamandır. Östrojen kaybı cildin incelmesine neden olur. Her bir menopoz yılında yüzde 1,13 oranında azalır. Ayrıca destekleyici doku kolajeninde menopozdan sonraki ilk beş yıl içinde yüzde 30′ luk bir düşüşe neden olur.
Östrojen kaybı ayrıca cildi susuz bırakır. Bu değişikliklerin kombinasyonu daha az esnek deriyle birlikte çizgiler ve kırışıklıklar ile sonuçlanır. Çalışmalar cildinizin esnekliğinin menopozdan sonra yılda yüzde 1,5 oranında azaldığını göstermiştir.
Cildinizin elastikiyetini etkileyen diğer faktörler arasında güneş hasarı, sigara, zayıf beslenme ve stres bulunur.
Cildi beslemenin önemi
En büyük organımız olan cildimiz vücudumuzun ağırlığının yüzde 16’sını oluşturur. İyi beslenip bakılması gerekir ki bu sayede iyi bir şekilde işlevini sürdürebilsin ve iyi gözükebilsin. Cildiniz için kan kaynağı cildin en derin tabakası olan alt deride bulunur ve bu da cildinizin hücrelerini ve dokularını besler. Bu katman, cildinizin destek yapısının bulunduğu yerdir. Kolajen ve elastin lifleri de güçlü ve elastik hale getirir.
Etkili bir şekilde çalışması için cildinize sürekli bir kan, oksijen ve su kaynağı gerekir.
Egzersiz cildinizin elastikiyetini nasıl geliştirebilir?
Çalışmalar düzenli olarak egzersiz yapmanın cildinizin sağlığını iyileştirebileceğini ve yaşınız ne olursa olsun daha genç ve daha dirençli görünmesini sağlayacağını gösterdi.
Bir çalışmada orta ve şiddetli egzersizin gözle görülür şekilde daha genç görünen bir cilde yol açtığı görülmüştür. Egzersiz, elastikiyet kaybı da dahil olmak üzere yaşlanma belirtilerine yol açan bazı cilt hücresi değişikliklerini tersine çevirebilir. Bunu cilt hücrelerinizin metabolizmasını iyileştirerek yapıyor bu sayede daha iyi çalışıyorlar. Egzersizin vücudunuzun metabolik hızını kalori yakmak için arttırdığıyla aynı şekilde olduğu gibi.
Kalp atış hızınızı artıran ve yürüyüş, bisiklete binme, koşma ve yüzme dahil kan dolaşımını uyaran herhangi bir egzersiz cildiniz için iyidir. Egzersizin yaşlanma karşıtı etkisini araştıran çalışma bir dayanıklılık egzersizinin (bu durumda bisiklet sürmenin) cilt üzerinde yaşlanma karşıtı sonuçlar ürettiği sonucuna varmıştır.
Cildinizin sağlığını beslenme ile artırın
Sağlıklı cilt korumak ve onarmak için antioksidanlar bakımından zengin iyi bir besin kaynağı gerektirir. Bunlar meyve ve sebzelerde, yumurtalarda, peynirlerde ve sebze ve tohum yağlarında bulunan A, C ve E vitaminlerini içerir. Vitamin B2 ve B3 ayrıca süt, yumurta, kahvaltılık gevrek, et ve kepeklerde bulunan sağlıklı ciltler için de hayati öneme sahiptir.
Et, balık, yumurta ve peynirde bulunan B6 ve B12 vitaminleri deri hücrelerine oksijen taşıyan kırmızı kan hücrelerini yapmak için önemlidir.
Yağlı balıklarda da bol miktarda bulunan Omega 3 yağ asitleri cildinizin bariyer tabakasını güçlendirmeye yardımcı olabilir. Bu su kaybını önlemeye yardımcı olur ve cildin susuz kalmasını durdurarak esnek hale getirir.
Cildin düşmanları
Çok fazla içmek su kaybına neden olduğundan tavsiye edilen alkol düzeylerine dikkat edin. Bu durum da cildinizin daha az elastik ve çizgi ve kırışıklıklara daha yatkın olduğu anlamına gelir.
Sigara içmek cildinizi yaşlandırır ve erken kırışıklıklara neden olur. Tütün dumanı cildi kurutur ve kan damarlarınızı daraltarak cilt hücrelerine kan akışını kısıtlar bu durum da cildinizi oksijen ve besinden mahrum eder.
Cildinizin elastikiyetini artırmak için takviyeler
- Cilde kolajen takviyeleri cildinizin yaşlandıkça azalan kolajen kaynağını takviye etmeye yardımcı olabilir.
- E vitamini sağlıklı cilt hücreleri için gereklidir ve takviyesi cildinize destek verebilir.
- Çuha çiçeği yağı bazen kuru ve kaşıntılı cilt koşulları için alınır.
- Cilt geliştirici takviye ürünlerini deneyin. Bunlar cilt güçlendirici özellikleri ve omega 3 ve omega 6 yağları için özel olarak seçilmiş birçok vitamin ve mineral içerirler.
CİLT ELASTİKİYETİ NASIL ARTITILIR
Hızlı İpuçları: Cilt Elastikiyetini Arttırmak İçin 5 İpucu
Bu bir yaşam gerçeği, elastoz gerçekleşir ve gri saçlar, kırışıklıklar ve azaltılmış kaslarda onunla beraber gelir. Elastoz, cildin esnekliğinde bir azalma olarak tanımlanan bir durumdur. Yaşlanma sürecinin kaçınılmaz bir bileşenidir ancak başlangıcı hızlandırılabilir veya yavaşlatılabilir. Akıllıca bir sürü pazarlama yaşlanma sürecinin tersine çevrilebileceğine inanır. Bu iddialar en iyi ihtimalle şüphelidir. Hepimizin bildiği gibi gerçek bir gençlik çeşmesi diye birşey yoktur ancak cildin sağlığını ve görünümünü iyileştirmek için her zaman eyleme geçilebilir.
Bu eylemler birçok farklı şekilde olabilmektedir. Bazıları alışkanlıklarda değişiklikler bazıları ise sadece bazı etkenlere ne kadar süre maruz kaldığınızla ilgilidir. Bazıları ise belirli kremleri uygulama veya doğru takviyeleri tüketmeyi içerir. Bazı durumlarda ise bir hekimin veya vasıflı bir cerrahın uzmanlığı gerekir.
İşte cilt elastikiyetini artırmak ve elastikiyet kaybının önüne geçmek için yapılması gerekenler;
1. Sigara içmekten kaçının
tasözü “bir gram tedbir, bir kilo ilaca bedeldir” kesinlikle sigara dumanı ve cilt esnekliği için geçerlidir. Vücut üzerindeki diğer birçok zararlı etkilerine ek olarak sigara içmek cildi tahriş eder, kırışıklıklara neden olur ve elastikiyetin getirdiği genç görünümü azaltır. Sigara içmek elastozun en önemli iki nedeninden biridir. İkincisi ne diye merak ediyor musunuz? Okumaya devam edin.
2. Güneş ışınlarına maruz kalma sınırı
Yıpranmış bir görünüme sahip olan cilt genellikle sadece budur – yıpranmış. Cildiniz vücudunuzun koruyucu görevini görür ancak bu kalkanı bombardıman etmek sağlıksızdır ve deri görünümlü bir görünüm oluşturur. Dışarı çıkamktan kaçamazsınız ve kaçmamalısınız da çünkü başka bir türden zararlı etkileri olacaktır ama cildinizi koruyabilirsiniz. Şu anda bir güneş koruyucu kullanmıyorsanız koruyucu kullanmayı rutininizin bir parçası haline getirmeyi düşünün.
3. Takviyeleri deneyin
Takviyeler cilt elastikiyetini artırmaya yardımcı olabilir. C vitamini yardımıyla kıkırdak ve kollajen oluşur bu nedenle bu vitamin cildinize faydalı olabilir. E vitaminin çok fazlası tehlike arz etmesine rağmen antioksidanlar E vitamininde mecvuttur ve elastikiyeti artırdığı söylenir. Takviye lutein, maküla dejenerasyonunu tedavi etmek için yaygın olarak kullanılan bir başka üründür ve bazı kişiler de cilt sağlığını iyileştirdiğini iddia etmektedir.
4. Kremleri deneyin
Cildin elastikiyeti için hap alma fikrine herkes aynı gözle bakmaz. Kremler takviyeler gibi noninvazif bir teklif sunar. En popüler cilt kremi aynı zamanda retinol adıyla da bilinen A vitaminidir. Bazı bilimsel çalışmalar yaşlanan cildin görünümünü değiştirebileceğini göstermiştir. C vitamini de krem formundadır ancak doktorlar bunu meyve ve sebze tüketimi yoluyla emmenin daha etkili bir yol olduğunu söyler.
5. Ameliyatı göz önünde bulundurun
Aşırı kilo kaybı vakalarında cilt önceki şeklini devam ettiremez. Doğal yollarla 23 – 46 kg veya daha fazla kaybederseniz çoğu doktor plastik cerrahiyi düşünmeden önce iki yıl beklemenizi önerir. Sigorta tarafından kapsanmayan pahalı bir prosedür çünkü seçmeli olarak kabul edilir.
Yaşamın aşınma ve yıpranması cildinizin elastikiyetini azaltabilir ancak önlemlerle sağlıklı alışkanlıklar ve günlük yaşamda disiplinli bir yaklaşımla gençliğinizin bir kısmını yenileyebilirsiniz.
Cilt elastikiyetinin doğal yollarla artıtılması
Herkes daha genç ve daha sağlıklı görünen bir cilde sahip olmak ister. Cildin elastikiyetini geri getirdiğini iddia eden birçok güzellik ürünü olsa da daha genç bir cildin görünümünü elde etmenize yardımcı olabilecek çeşitli doğal yöntemler vardır.
Aşağıda cildinizin elastikiyetini artırabilmeniz için altı doğal yol vardır.
6. Diyetinize jelatin ekleyin
Jelatin, cildin kolajen üretimini artırmak için uyarır böylece cildin elastikiyetini artırır. Ev yapımı kemik suyu hazırlayarak daha fazla sığır jelatini tüketimi yapabilirsiniz.
Kemik suyu büyük bir jelatin kaynağıdır. Bir hayvanın tüm ekstra parçalarını süzme ve servis etmeden önce saatlerce çorbaya karıştırarak kemiklerden yapılır. Pişirirken ısı kemikleri böler mineralleri ve kolajenleri serbest bırakır.
Sıcak ve besleyici bir et suyu antioksidan ve anti-enflamatuar besin maddeleri özellikle protein jelatini ile doludur. Bunun üzerine jelatin yara iyileşmesinde yardımcı olur ve bağırsak iltihaplanmasını azaltır.
7. Kendinizi susuz bırakmayın
İçin, su veya taze meyve suları ve cildinize kendini onarmak için vücudunuza gereken besinleri verin. Su nemli kalmanıza ve cildinizin kurumamasını sağlar. Cildiniz nemlendiğinde ve dolgun olduğunda çatlama olasılığı yüksektir.
8. C vitamini alımınızı arttırın
Vücudumuz cildinizi sıkılaştırmak ve cildinizi korumaktan sorumlu kollajen üretmek için C vitamini kullanır. C vitamini harika bir yaşlanma karşıtı araçtır ve ince çizgilerin ve kırışıklıkların azaltılmasına yardımcı olur. Bazı üst C vitamini sebze ve meyveleri brokoli, kırmızı ve yeşil biber, çilek, guava ve papayadır.
9. Hindistan cevizi yağı kullanın
Yağ asitleri ve E vitamininde yağ oranı yüksektir ve cilde birçok faydası olan hindistan cevizinde de bulunan bu yağlar ciltte yorgun hücreleri canlandırmak ve hem yüz hem de vücuda elastikiyet kazandırmak için kolayca emilir. Nemi içeride tutmak için duş aldıktan sonra uygulamak isteyebilirsiniz.
10. Kakao yağı veya Shea yağı
Her ikisi de piyasada inanılmaz derecede iyi yumuşatıcılar. Cildi besler, nemlendirirler ve cildin koruyucu nem bariyerini geliştirirler.
Kakao yağı kakao çekirdeğinden çıkarılan bitkisel bir yağdır ve shea yağı karate ağacının meyvesinin tohumlarından elde edilen bir deri süper besindir.
11. Çinko
Çinko, kolajen üretiminde kullanılan minerallerden biridir. Böylece bir eksiklik daha belirgin olan streç izlerine yol açabilir. Çinkonun en iyi kaynakları deniz ürünleri, et, tohumlar, pişmiş kuru fasulye, bezelye ve mercimektir.