Sebum nedir?
Sebum, vücuttaki yağ bezlerinin ürettiği yağlı, mumsu bir maddedir. Cildi kaplar, nemlendirir ve korur.
Aynı zamanda vücudun doğal yağları olarak düşünebilecek ana bileşendir.
Peki, tam olarak sebum neden oluşur? Harvard Medical School’dan bir makalede “sebum, yağ asitlerinin, şekerlerin, mumların ve su buharlaşmasına karşı koruyucu bir engel oluşturan diğer doğal kimyasalların bir karışımıdır” diye açıklanmaktadır.
Daha spesifik olmak gerekirse, sebum trigliseritler ve yağ asitleri (% 57), mum esterleri (% 26), skualen (% 12) ve kolesterol (% 4.5) içermektedir.
Çok yağlı bir cildiniz varsa, vücudunuz sebum oluşturan aşırı miktarda lipit (yağ benzeri molekülleri) karışımı üretiyor olabilir.
Tabii ki cildimizde “yağ” dediğimiz şey sadece sebumdan daha fazlasıdır. Ayrıca, ter, ölü cilt hücreleri ve etrafınızdaki tozun içinde ne varsa, bir karışımını içerir.
Yağ bezleri nerede bulunur?
Yağ bezleri vücudun büyük bölümünü kaplar. Sıklıkla saç köklerinin etrafına gruplanmış olsalar da, çoğu yağ bezi bağımsız olarak var olur.
Yüz ve saç derisi en yüksek oranda bez konsantrasyonlarını içermektedir. Özellikle yüz derisinin santimetrekaresi başına 900 yağ bezi bulunabilir.
Kaval kemiği iç dış bölgesi ve diğer pürüzsüz yüzeylerde tipik olarak daha az bez bulunur. Avuç içi ve ayak tabanları, hiçbir bezi olmayan cildin tek bölgeleridir.
Her bez sebum salgılar. Süreci daha net görmenize yardımcı olması açısından, gözyaşı kanallarını ve gözlerin doğal nemini nasıl salgıladıklarını düşünmek faydalı olabilir.
Yağ bezleri gözyaşı kanallarından çok daha küçük olmasına rağmen, benzer şekilde çalışırlar.
Sebum salgılanmasının amacı nedir?
Sebum üretimi, bilim adamlarının tam olarak anlamadığı karmaşık bir süreçtir.
Bununla birlikte, araştırmacılar sebumun birincil işlevinin cildi ve saçı nem kaybından korumak olduğunu bilirler.
Bazı bilim adamları sebumun ayrıca antimikrobiyal veya antioksidan bir rolü olabileceğini de iddia ediyorlar. Feromonların serbest bırakılmasına bile yardımcı olabilir. Bu potansiyel fonksiyonlarla ilgili araştırmalar devam etmektedir.
Sebum ve hormonlar
Androjenler genel sebum üretimini düzenlemeye yardımcı olur.
Testosteron gibi çok aktif androjenler, adrenal bezleri ve yumurtalıklar veya testisler tarafından üretilir.
Bu bezler beyindeki hipofiz beziyle düzenlenir. Hipofiz bezi vücudun tüm endokrin (hormonal) sisteminden sorumludur.
Androjenler ne kadar aktifse, vücut o kadar sebum üretebilir.
Kadına özgü bir seks hormonu olan progesteron, androjen olmamasına rağmen, sebum üretimi üzerinde etkisi olduğu görülmektedir.
Progesteron, 5 alfa redüktaz enziminin etkisini zayıflatır. 5 alfa redüktaz sebum üretimini aktive eder.
Bu nedenle, teoride, progesteron seviyelerinin yüksek olması sebum üretiminin düşmesine neden olmalıdır.
Ancak genellikle durum böyle değildir. Araştırmacılar, progesteron seviyeleri yükseldiğinde, sebum üretiminin gerçekten arttığını keşfetti. Nedenini anlamak için daha fazla araştırmaya ihtiyaç vardır.
Sebum ve yaş
Doğumdan önce yağ bezlerinizi kullanmaya başladığınızı öğrenmek sizi şaşırtabilir.
Rahimdeyken, yağ bezleri verniks kazeoza (vernix caseosa) üretir. Bu beyaz, macun benzeri tabaka, cildinizi doğuma kadar korur ve nemlendirir.
Yağ bezleri doğduktan sonra sebum üretmeye başlar.
Yaşamın ilk üç ila altı ay boyunca, bezler bir yetişkininki kadar sebum üretir. O noktadan sonra, sebum üretimi ergenliğe ulaşılana kadar yavaşlar.
Ergenlik çağında, sebum üretimi yüzde 500’e kadar artabilir. Erkek ergenler, kadın akranlarından daha fazla sebum üretme eğilimindedirler. Bu durum genellikle yağlı, sivilce eğilimli cilde neden olur. Ergenlik döneminde ayrıca daha fazla oranda hormonal sivilce görülür.
“Sebum üretimi yetişkinliğe ulaşmadan önce en yüksek noktaya ulaşacaktır.”
Yetişkin erkekler yetişkin kadınlardan biraz daha fazla sebum üretse de, herkesin sebum üretimi yaşla birlikte azalır. Bu durum genellikle kuru, çatlak cilt ile sonuçlanır.
Sebum üretimini başka neler etkiler?
Yağ bezlerinin aktifliğini artırabilecek ya da azaltabilecek birçok ilaç, altta yatan bazı hastalıklar ve diğer dış etkenler vardır.
Bu da, bezlerinizin ne kadar sebum ürettiğini etkiler.
Artan sebum üretimi
Hormonal ilaçlar sıklıkla sebum üretimini arttırır. Bunlara örnek olarak testosteron, bazı progesteronlar ve fenotiyazin gösterilebilir.
Parkinson hastalığı da sebum üretiminde artışa neden olabilir.
Çoğu durumda, hipofiz, adrenal, yumurtalık ve testis hastalıkları üretimde bir artış veya azalmaya neden olabilir.
Azalan sebum üretimi
Belirli doğum kontrol hapları, antiandrojenler ve izotretinoin tipik olarak sebum üretimini azaltır.
Açlık ve uzun süreli yetersiz beslenme de sebum üretimindeki düşüşle ilişkilidir.
Daha önce belirtildiği gibi, hipofiz, adrenal, yumurtalık ve testis hastalıkları, üretimde bir artış veya azalmaya neden olabilir.
Sebum üretimi nasıl dengelenir
Aşırı veya çok az sebum üretimi ile ilişkili semptomları tedavi etmek için tipik olarak kremler, sabunlar ve diğer topikal maddeler kullanılabilir.
“Daha fazla araştırmaya ihtiyaç duyulsa da, beslenme şeklinin vücudun ne kadar sebum üreteceğini etkileyebileceğini gösteren bazı kanıtlar vardır. Belirli tetikleyicileri kolayca tanımlayamıyorsanız, bir eliminasyon diyeti denemek faydalı olabilir.”
Ciddi durumlarda, doktor sebum üretimini içeriden dengelemek için hormonal ilaçlar veya takviyeler verebilir.
Cildiniz veya saçlarınız yağlı ise sebum üretimini nasıl azaltabilirsiniz?
Doktorunuzla karma doğum kontrol hapları hakkında konuşmayı düşünebilirsiniz. Östrojen ve progestin kombinasyonu sebum üretimini azaltmaya yardımcı olabilir.
Halihazırda sadece progestin içeren hapı ya da kombinasyon doğum kontrol hapını kullanıyorsanız, doktorunuza danışın. İhtiyaçlarınıza uygun farklı bir hap önerebilirler.
Şiddetli sivilce problemi yaşıyorsanız, doktorunuz size izotretinon de reçete edebilir. Bu oral ilaç sebum üretimini yüzde 90’a kadar azaltabilir.
Bazı yiyecekler de aşırı yağ üretimi ve sivilce ile ilişkilendirilmiştir. Kan şekeri seviyesini bozan veya doymuş yağ oranı yüksek gıdalardan kaçınmak, yağ üretimini içeriden kesmeye yardımcı olabilir.
Kuru cildiniz ve saçlarınız varsa sebum üretimini nasıl artırabilirsiniz?
Kuruluk ile baş etmeye çalışıyorsanız, cildinize ve saçınıza kullandığınız ürünlerin içindekilere göz atın.
Bu ürünler, şampuanlar, temizleyiciler, makyaj malzemeleri, çamaşır deterjanı ya da vücudunuzla temas eden her hangi bir şey olabilir.
Alkol, asitler ve kokuların tümü tahrişe neden olduğu bilinen genel bileşenlerdir. Mümkünse, cilde hassas veya kokusuz olan ürünleri tercih edin.
Sıcak su yerine ılık su ile duş almak da yardımcı olabilir. Aşırı sıcak su içinde zaman geçirmek, yağları saçınızdan ve cildinizden uzaklaştırır.
Ve eğer zaten yüzünüzde nemlendirici ve vücudunuzda losyon kullanmıyorsanız, kullanmayı düşünmelisiniz.
Su tüketimini artırmak ve omega 3’ler gibi daha sağlıklı yağlar tüketmek de faydalı olabilir.
Sebum eksikliğinizin hormon bozukluğu nedeniyle oluştuğundan şüpheleniyorsanız, bir doktor veya başka bir sağlık kuruluşu ile görüşün. Sebum üretimini arttırmaya yardımcı olması için testosteron tedavisi önerebilirler.
Sebum birikmesi nedir?
Dolgu çok fazla sebum üretiminden veya sebumun yüzeye ulaşmasını engelleyen ölü cilt hücrelerinden kaynaklanabilir.
Bir sebum birikmesi, cildin yüzeyinin altında küçük bir şiş gibi görünebilir ya da bir kum tanesi gibi cilde yapışabilir.
Bir sebum birikmesi oluştuğunda, cildin yüzeyinde normal olarak zararsız yaşayan bakteriler folikül içinde büyümeye başlayabilir. Bunu enflamasyon takip eder ve patlak verir.
Sebum birikintileri genellikle alın ve çene üzerinde oluşur. Çünkü burundaki gözenekler tıkandıklarında büyük olma eğilimindedir ve kolay fark edilebilir boyutlara ulaşırlar.
Sebum birikintileri ayrıca üst kollar, sırtın üst bölgeleri veya saç foliküllerinin hemen hemen her yerinde görünebilir. Sebum birikmeleri siyah nokta ve beyaz nokta oluşumda öncül rol oynama eğilimindedir.
Sebum birikmesi türleri nelerdir
İşte en yaygın cilt birikmeleri;
1. Siyah nokta
Bir sebum birikintisi saç folikülünü sadece kısmen bloke ettiğinde, bu duruma siyah nokta veya komedo denir. Bu siyahlık kir değildir. Siyah görünür çünkü hava sebumun rengini değiştirir.
2. Beyaz nokta
Eğer bir sebum birikmesi saç folikülünü tamamen bloke ettiğinde, bu durumabeyaz nokta denir. Birikme derinin altında kalır, ancak beyaz bir yumru üretilir.
3. Keratin birikmeleri
Keratin birikmeleri ilk başta sebum birikintilerine benzeyebilir. Bununla birlikte, bu cilt problemi farklı şekilde gelişir ve pürüzlü cilt lekelerine neden olur.
Saç köklerini saran Keratin, cildi enfeksiyondan korumaya yardımcı olan bir protein türüdür. Genetik bir bileşen olabileceği halde neden bir birikinti oluşturup tıkanıklığa neden olduğu net olarak bilinmemektedir.
4. Diğer sivilce türleri
Bir sebum birikintisi iltihaplandığı zaman papül oluşabilir. Papül (kabarcık) cilde dokunulduğunda hassaslık hassaslık hissi veren küçük bir pembe yumrudur.
Bir papül, bir çıban veya sivilce denilen irin dolu bir lezyona dönüşebilir. Sivilce genellikle kırmızı bir tabana sahiptir. Daha büyük bir ağrılı püstül, kist olarak adlandırılır ve cilt sağlığı konusunda uzmanlaşmış bir dermatolog tarafından bakımı yapılmalıdır.
Sebum, yağ bezlerinin içinde birikirse, yağ bezi genişleyebilir ve cilt üzerinde küçük, parlak bir yumru oluşmasına neden olabilir. Buna sebasöz (yağlı) hiperplazi denir ve en sık yüzde görülür. Öncelikle gençler ve genç yetişkinleri etkileyen diğer sivilce türlerinin aksine, sebasöz hiperplazi yetişkinlerde daha yaygındır.
Cilt birikintileri nasıl tedavi edilir?
Her tür sivilce tıkanan gözeneklerle başlar. Gözeneklerinizde yağ ve ölü cilt birikmesini önlemeye yardımcı olmak için, her gün yüzünüzü sabun ve suyla yıkayın. Yumuşak bir yüz temizleyici kullanın ve vücudunuzun geri kalanını temizleyin, özellikle sivilceye yatkın bölgeleri.
1. Pul pul dökülün
Bir çeşit sebum birikimi problemi yaşıyorsanız, nazik bir şekilde ciltteki ölü cilt hücrelerinin pul pul dökülmesi sivilcelerin kötüleşmesini önlemeye yardımcı olabilir. Bunu yapmak için;
- Yüzünüzü ılık suyla ıslatın.
- Eksfoliye edici özelliği olan bir ürünle cildi ovalama işlemini bir dakika boyunca hafifçe uygulayın.
- Ilık suyla durulayın ve cildinizi yumuşakça kurutun.
2. Topikal ürünleri kullanın
Glikolik ve salisilik asit merhemler gibi günlük topikal tedaviler işe yarayabilir. Bakterileri öldüren benzoil peroksit gibi diğer reçetesiz tedavi yöntemleri de yardımcı olabilir.
A vitamini türevi olan ve retinoid adı verilen bir topikal ilaç sınıfı önerilebilmektedir. Tretinoin, yağlı ciltler ve güçlü bir ilacı tolere edebilen ciltler için daha iyi olabilir. Retinol genellikle daha hassas ciltler için tavsiye edilir.
Herhangi bir topikal tedavi söz konusu olduğunda, (komogenik olmayan) gözeneğe neden olmayan veya aknejenik olmayan (akneye neden olmayan) etiketli ürünleri aramak iyi bir fikirdir çünkü daha fazla gözenek tıkanmasına neden olmazlar. Ağır sivilceyi tedavi etmek için tetrasiklin veya eritromisin gibi güçlü bir reçeteli antibiyotiğe ihtiyaç duyabilir.
3. Oral ilaçları deneyin
Topikal ilaçlarla tedavi edilemeyen ciddi sivilceler, izotretinoin gibi oral ilaçlarla tedavi edilebilmektedir. Bu ilaçlar, sebum üretimini kesmek için yağ bezlerinin boyutunu küçültürler ve döktüğünüz deri miktarını artırırlar.
İzotretinoin çok etkili olabilse de, bazı ciddi potansiyel yan etkileri olan güçlü bir ilaçtır. Hamile kadınlar doğum kusurlarına yol açabileceğinden dolayı bu ilacı kullanmamalıdır. Diğer bir yan etkisi depresyondur. Bu İlacı alan herkes bir doktor tarafından dikkatle izlenmelidir.
Yapılması ve yapılmaması gerekenler
Yapılması gerekenler
- sivilce hakkında dermatolog veya estetik uzamanına danışın
- sebum birikmesini çıkarmak için bir ekstraksiyon cihazı kullanmada uzaman bir cilt bakım uzmanı bulun
- bir sebum birikintisi çıkarılırsa, kalan gözeneklerin oyuk görünebileceğini unutmayın
- pul pul dökülme gözeneklerin daha az belirgin görünmesini sağlar
Yapılmaması gerekenler
- sebum birikintisi ile çok oynamak
- sebum birikintisini kendi başınıza çıkarmayı denemek
- bir tanesini çıkarttığınızda enfeksiyona veya iz oluşumuna neden olabileceğine aldırmamak
Ne zaman doktora görünmeli?
İyi cilt hijyeni sağlamak, reçetesiz temizleyiciler ve yaşam tarzı değişiklikleri cildinizin durumunu iyileştirmiyorsa, bir dermatoloğa görünmelisiniz. Bir cilt problemi söz konusu olduğunda doktora erkenden gitmek her zaman daha iyidir.
Sivilce hızla kontrolden çıkabilir. Sadece birkaç tıkanık gözeneğiniz bile olsa, yol göstermesi ve gerekli reçeteli temizleyicileri önermesi bakımından bir doktora görünmeye değer.
Cildin durumu ve diğer semptomlar, doktorun tedavi planını yönlendirmeye yardımcı olacaktır. Topikal bir merhem verilebilir ve günlük cilt bakım uygulaması hakkında bilgiler verilebilir.
Durum daha da ciddi ise, doktor acilen bir antibiyotik veya başka bir oral ilaç verebilir.
Sebum nedir: Sonuç
Sebum sağlıklı bir cilt için gerekli bir bileşendir. Neredeyse tüm vücut yüzeyini nemlendirir ve korur.
Fakat iyi bir şeyin bile aşırısı zararlı olabilir. Herkesin vücudu farklıdır, yani sahip olunacak kesin bir miktar yoktur.
Pürüzlü ve çatlak bir cilt, yağlı lekeler veya şiddetli sivilce ile uğraşıyorsanız, bir doktor veya sağlık kuruluşu ile görüşün.
Doktorlar ya da uzmanlar sebum dengesini geri kazanmaya yardımcı olması için evde yapabileceğiniz farklı şeyler önerebilirler. Bazı durumlarda, klinik tedavileri de tavsiye edebilirler.
Sebum birikmeleri, siyah noktalar, beyaz noktalar veya ilgili diğer cilt problemleri görünür olduğunda – özellikle yüzde – bu durum çok canınızı sıkabilir ve içe kapanık olmanıza neden olabilir.
Gözeneklerde sebum birikmesi mutlaka yaptığınız veya yapmadığınız bir şeyin sonucu değildir. Genetik yapınız, cildinizin normalden daha yağlı olmasının nedeni olabilir.
Piyasada birçok etkili tedavi türü bulunduğunu unutmayın. En iyi seçeneği bulmak için bir dermatolog veya cilt bakımı uzmanıyla konuşun.